HUKUKİ YAKLAŞIM
1871 İDARE‐İ UMUMİYE‐İ VİLÂYET NİZÂMNÂMESİ
Osmanlı imparatorluğunun idari sisteminde 22 Ocak 1871 yılında yürürlüğe Konulan İdare-i Umumiye-i Vilayet Nizamnamesinde ülke idaresi daha sistemli hale getirilerek idari taksimat; Vilâyetlerin livalara, livaların kazalara, kazaların nahiyelere, nahiyelerin ise köylere ayrılması şeklinde belirlenmişti. Vali muavinliği müessesesi de ilk defa bu nizamnameyle tesis edilmekteydi. Vilâyet merkezinde valinin yanı sıra görev yapacak mülkî amirlerin görev ve sorumlulukları belirlenmekteydi.

5442 SAYILI İL İDARESİ KANUNU
Türkiye Cumhuriyetinin idari sisteminde ise il yönetiminin mihenk taşını oluşturan 5442 sayılı il idaresi kanununun 5. Maddesinde “İllerde, valilerin tayin ve tespit ettiği işlerde yardımcılığını ve valinin bulunmadığı zamanlarda vekilliğini yapmak üzere vali muavinleri bulunur. Valiliğin yazı işlerinin düzenlenmesinden de vali muavini sorumludur Vali muavini, en az altı yıl kaymakamlıkta bulunmuş ve bu hizmetin iki yılını doğuda geçirmiş olanlardan tayin edilir.” Denilmekte ve ilde oluşturulan en önemli kurul olan idare kuruluna da aynı kanunun 57. Maddesinde de “Vali, idare kuruluna başkanlık etmek üzere vali muavinini görevlendirebilir.” İfadeleriyle vali yardımcısına; valiye yardımcı olma, gerektiğinde yerine vekâlet etme ve il idare kuruluna başkanlık edebilme görevi tevdi edilmiştir.

1700 SAYILI DÂHİLİYE MEMURLARI KANUNU
Dâhiliye Memurları Kanununun 1. Maddesinde “Memurların derece ve sınıfları” sayılırken vilayetlerde valilerden sonra vali yardımcıları sayılmış ve sınıflarının da mahalli olmayıp şahsi olduğu belirtilmiştir.

Madde 1 – Dâhiliye memurlarının derece ve sınıfları aşağıda gösterilmiştir: Vilayetlerde:
  1. 1. (Mülga: 21/11/1952 - 5990/1 md.)
  2. 2. Valiler
  3. 3. Vali muavinleri
  4. 4. Kaymakamlar, mektupçular, hukuk işleri müdürleri ve polis müdürleri

Valilik, vali muavinliği, mektupçuluk, hukuk işleri müdürlüğü, kaymakamlık, polis müdürlüğü ve nahiye müdürlüğü sınıfları mahalli olmayıp şahsidir valiliğe, vali muavinliğine, mektupçuluğa, polis müdürlüğüne ve kaymakamlığa yerli olanlar tayin edilmezler. Diğer yerli daire reisleri lüzumunda tahvile tabi tutulurlar.


3152 SAYILI İÇİŞLERİ BAKANLIĞI TEŞKİLAT VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN
İçişleri bakanlığı teşkilat kanununda son yıllarda Türk idari sistemdeki taşra teşkilatında yapılan en önemli değişikliklerden olan büyükşehir statüsünde ki 30 vilayette il özel idareleri kaldırılmış, il özel idarelerin yürüttüğü görevler büyükşehir belediyelerine tevdi edilmiştir. Merkezi idarenin de taşradaki bazı işlerini takip etmek adına valiye bağlı olarak “Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı” tesis edilmiştir. Mezkûr kanunun 28. Maddesinde “Yatırım izleme ve koordinasyon başkanlığının sevk ve idaresi, vali veya vali tarafından görevlendirilecek bir vali yardımcısı tarafından yerine getirilir. Maliye Bakanlığınca, yatırım izleme ve koordinasyon başkanlıklarının görev ve sorumluluklarını yerine getirebilmesi için her yıl İçişleri Bakanlığı bütçesine yeterli ödenek konulur.”Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra büyükşehir statüsündeki 30 vilayette Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlıkları kurulmuş ve tüm illerde bu görev vali yardımcıları tarafından üstlenilmiştir.

SOSYAL YAKLAŞIM
Vali yardımcıları yapılan atamayla kimisine göre cezalandırılmış, kimisine göre küçük ilçe mahrumiyetlerinden il imkânlarına kavuşturularak ödüllendirilmiş, kimisine göre aktif üst yönetimden biraz daha pasif ve ilk sorumluluktan kurtulmuş daha rahat bir pozisyona alınmış ve daha ilerisi kimisine göre vali yardımcılığı yapmaksızın vali olma gururunu kaybeden bir pozisyon olarak algılansa da işin aslı mülki idare amirliğinin vazgeçilmez pozisyonlarından biri ve hatta oraya gelmek için belirli bir görev kıdeminden sonra ilin valisine yardımcı olmak üzere atanabileceği ” İllerde, valilerin tayin ve tespit ettiği işlerde yardımcılığını ve valinin bulunmadığı zamanlarda vekilliğini yapmak üzere vali muavinleri bulunur. Valiliğin yazı işlerinin düzenlenmesinden de vali muavini sorumludur Vali muavini, en az altı yıl kaymakamlıkta bulunmuş ve bu hizmetin iki yılını doğuda geçirmiş olanlardan tayin edilir.” İl idaresi kanununda açıkça ifade edildiği gibi valinin yardımcılığını yapmak ve bulunmadığı zamanlarda da kendisine vekâlet etmek üzere en az altı yıllık kaymakamlık ve bu altı yılın iki yılını da doğuda geçirmiş olmak zorunluluğu getirerek vali yardımcılığı müessesesinin önemi vurgulanmıştır. İl idaresi kanunu dışında diğer mevzuatla vali yardımcılarına illerde oluşturulan onlarca komisyona da “vali veya görevlendireceği vali yardımcısının başkanlığında” komisyon başkanlığı yapma sorumluluğu ve yetkisi verildiği ve hatta fiili olarak da bu komisyonların çok önemli bir bölümüne vali yardımcıları başkanlık etmektedirler. Son dönemde Türk idari sisteminde taşra teşkilatında yapılan önemli bir değişiklikle büyükşehir statüsünde olan illerde il özel idarelerinin kapatılıp görevlerinin büyükşehir belediyelerine devredilmesiyle büyükşehirlerde teşekkül edilen yatırım izleme ve koordinasyon başkanlıklarını da vali yardımcıları üstlenmişlerdir. 3152 Sayılı İçişleri Bakanlığı Teşkilat Ve Görevleri Hakkında Kanun MADDE 28/A – (Ek: 12/11/2012-6360/34 md.) “Yatırım izleme ve koordinasyon başkanlığının sevk ve idaresi, vali veya vali tarafından görevlendirilecek bir vali yardımcısı tarafından yerine getirilir. Maliye Bakanlığınca, yatırım izleme ve koordinasyon başkanlıklarının görev ve sorumluluklarını yerine getirebilmesi için her yıl İçişleri Bakanlığı bütçesine yeterli ödenek konulur.” Vali yardımcılığı müessesesi; mevzuat, uygulama ve mülki idare gelenekleri de göz önünde bulundurulduğunda il valisine yardımcı olmak üzere tesis edildiğinden dolayı valinin verdiği yetkiler, duruşu ve sahiplenme pozisyonuna göre ilden ile bölgeden bölgeye ve kıdemden kıdeme çok ciddi farklılıklar arz etmektedir. Vali yardımcılığı istisnaları olsada genellikle Beşinci Bölge Vilayetlerinde, valinin vali yardımcılarından daha kıdemli oldukları illerde veya vali yardımcılarının vali olarak atanma beklentilerinin yoğun olarak devam ettiği vilayetlerde, imza yetkileri yönergesiyle de aldıkları yetkilerle valiye gerçek manada yardımcı, il idare şube başkanlarının işlerini en az şube başkanları kadar takip eden, işlere nezaret eden, hâkim olan ve bazen vali yetkisiyle hareket eden, kimi zaman da kaymakamlardan dahi daha yoğun bir mesai harcayan bir müessese olarak icra edilmektedir. Buna karşın yine vali yardımcılığı müessesesi; istisnaları olsa da genellikle büyükşehirler ve Birinci Bölge Hizmeti içerisinde yer alan illerde, vali olarak atanma beklentilerinin minimuma düşmüş vali illerde veya emrinde çalıştığı validen mesleğe girme süresi olarak çok kıdemli olan vali yardımcıların olduğu vilayetlerde ise valiye rutin işler konusunda ve usullerin yerine getirilmesine yönelik bir pozisyonda yardımcı oldukları, valilerin de içlerinde bir vali yardımcısıyla yoğun çalıştığı veya ilçe kaymakamlıklarından vali yardımcılığına vekâleten görevlendirme yaparak vali yardımcılığı pozisyonunda istifade ettiği, nezaket kuralları içerisinde vali yardımcılığı pozisyonunu muhafaza ederek il idare şube başkanlarıyla yoğun bir mesai harcama yöntemini kullanılarak icra edildiği müşahede edilmektedir.

Avantajları
Mülki idare amirleri, vali yardımcısı olarak atandıklarında ; ilçeler de yaşanan eğitim, sağlık, sosyal ortam ve yaşam merkezlerine uzaklık konusundaki mahrumiyetlerin daha az yaşandığı, ilçeler de tüm işlerin ve sıkıntıların birleşen ve hesabı sorulan makam olmaktan ziyade o makamın ikincil düzeyde hesabı sorulan pozisyonuna gelindiği, iller de sorumlu oldukları kurumların sayısının azalması ve ilk derece sorumluluktan kurtulmasından dolayı o kurumların işleriyle ilgili daha detay bilgi sahibi olma hatta profesyonelleşme imkânı sağladıkları, özel yaşamına ve ailesine daha fazla vakit geçirme gibi bir ortamın oluşmasına sahip oldukları, merkezin taşradaki en yüksek makamı olan valilik makamına daha yakın ve samimi ilişki içerisine girme fırsatları buldukları, aynı anda sürekli görüşebileceği en iki veya üç meslektaşıyla tecrübe paylaşımına sahip olma imkânı buldukları, il merkezinden ilçe de oluşan gelişmelere bakış açısını kazanma fırsatı yakaladıkları, ilin siyasi, ekonomi ve iş dünyası ile daha yakın ilişki içerisinde olma fırsatı yakaladıkları ve önemli tecrübe kazandıkları, ilçede büyük bir kesim tarafından yakın tanınmanın verdiği sosyal baskı ve hareket kısıtlanmasından bir nebze rahatladıkları ve vali yardımcılığı görevi yürütürken sadece valilerin sahip olduğu vatandaşlar tarafından saygınlık göstergesi olan “sayın valim” hitabına vali olarak atanmadan sahip oldukları böyle bir sosyal tanınma imkanı gibi önemli avantajlar sağladıkları gözlenmektedir.

Dezavantajları
Mülki idare amirleri vali yardımcısı olarak atandıktan sonra, mesleğin en büyük avantajlarından olan gün içerisinde kendisinin takdir ettiği çalışma programı yapma imkânını kaybettiği ve il valisinin programına göre pozisyon almak durumunda oldukları, konut ve konutta sunulan, ödenekleri devlet tarafından karşılanan cari gider imkânlarını kaybettikleri, çoğunlukla kendisinin ve ailesinin korunma imkânından mahrum kaldıkları, müstakil konut imkânından çok sayıda aynı meslek gurubu ve bazı illerde genel hizmetlerde çalışan personelle aynı mekânlarda yaşama zorunda kaldıkları, köylere hizmet götürme birliğinin sağladığı huzur hakkından (Büyükşehirlerde bu imkân kaldırıldı) mahrum kaldıkları veya sadece bir vali yardımcısının faydalanabildiği, ilçe ve kamu imkânlarıyla oluşan veya oluşturulan temsil ağırlama giderleri imkânlarının kalmadığı ve ilçelerde var olan ve daha yakın, samimi insan ilişki kurma imkânlarını kaybettikleri gözlenmektedir.

SON SÖZ Mevzuat ve valilerin verdiği yetkiler ile avantaj ve dezavantajları birlikte değerlendirildiğinde mülki idare mesleğinde vali yardımcılığı müessesesi önemli bir çalışma dönemi olduğu, valilik görevi icra edecek olan mülki idare amirlerinden vali yardımcılığı yapmaksızın o makama gelmenin bir gurur kaynağı olmaktan ziyade icra sırasında eksikliğinin fazlasıyla hissedileceği bir pozisyon olduğu aşikârdır. Mesleğin karargâhı hükmünde olan merkez teşkilatında da çalışma icra eden mülki idare amirlerden vali yardımcılığı pozisyonunda çalışanların ciddi avantaj sağladığı, vali yardımcılığı yaptıktan sonra kaymakamlık yapıldığında ise çok daha bilinçli ve birçok yararsız heveslerden kurtularak yapma imkânı verdiği bilinen yönlerdendir.

Son söz olarak bir mülki idare amiri, vali yardımcılığı görevini icra ederek, mülki idare mesleğinin meslektaşlarımıza sağladığı ve mesleğin en büyük darboğazlarından olan tek adam olma pozisyonu zafiyetine düşmediği, istişare etme ve birlikte karar verme imkânı sağladığı, değerli bir meslektaşımdan öğrendiğim ve vali yardımcısı pozisyonunda çalışırken şiar edindiğim “ il valisi ile çalışırken başarı sağlamak için çok samimi bir çalışma ortamı olsa dahi takip mesafesini koruyup, şerit ihlali yapmamak lazım” kuralını öğreten önemli bir pozisyondur.


Şefik AYGÖL            
MİGM Daire Başkanı      


Önceki Makale..............................................................................................................................Sonraki Makale